-
1 tepe
tepe Spitze f; (Baum)Wipfel m; (Berg)Gipfel m; Hügel m; ASTR Zenit m; MATH Spitze f, Scheitelpunkt m; Scheitel m, Wirbel m (am Kopf); Genick n (der Vögel);tepe noktası Scheitelpunkt m; fig Höhepunkt m;-e tepeden bakmak fig herabsehen auf A;tepeden tırnağa kadar von Kopf bis Fuß, vom Scheitel bis zur Sohle; bis an die Zähne bewaffnet;tepesi atmak fig vor Wut platzen -
2 tepe
См. также в других словарях:
tepeden bakmak — (birine) küçümsemek Çatık kaşlar ve engin nazarlarla herkese tepeden bakıyor. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepeden tırnağa süzmek — herhangi bir sebeple birine dikkatlice bakmak Önce onu tepeden tırnağa şöyle bir süzdü. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepe — is. 1) Bir şeyin en üstteki bölümü Pencere önünde dimdik durmuş, kocaman ağaçların tepesine bakıyordunuz. S. F. Abasıyanık 2) Bir yerin, bir nesnenin vb.nin üstü, hizası Ekşisu da trenden indikleri sırada güneş tam tepelerindeydi. N. Cumalı 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yukarıdan — zf. Tepeden, üstten Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller yukarıdan almak yukarıdan bakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük